10 Şubat 2011 Perşembe

Yorumsuz :(

Arda: Mama işe hiç gitme.
Mamam: Ama işe gitmezsek para kazanamayız. Oyuncak alamayız, yemek alamayız.

Arda: Mama beni bırakıp gitme.
Mamam (buruk)

Belki de bu yüzden bakıcı teyzeye anne anne diye sesleniyorum. Mamamın yokluğunu hissetmemek için. Sanki hep yanımdaymış gibi :(

7 Şubat 2011 Pazartesi

Göksu ile Brunch

Arkadaşım Göksu ile brunch'ta buluştuk. Bol bol, güldük, oynadık, eğlendik, yaramazlık yaptık, düştük ağladık :) Fotoğraflarımızı zor çektiler ancak bu kadar olabildi. Bi türlü bi türlü (benim deyişimle) yan yana poz veremedik.




Karagöz ile Sihirli Kavak

Cumartesi günü mamamla tiyatroya gittik. Karagöz - Hacivat gölge oyunu izledik. Karagöz oynattım perdede. Ağaçlara zarar verirsek başımıza kötü şeyler gelebileceğini öğrendik. Yol boyunca mamamla oyun hakkında soru-cevap yaptık, sohbet ettik :)



Arda'dan Taze Nameler...

Bugün mamamı aradım iş yerinden. Daha Merhaba mamacım nasılsın demeden, diyaloğumuz şöyle:

Arda: Mama timsak nerden alınır?
Mamam: (kıkır kıkır) Oyuncakçıdan alınır
Tatmin olmayan Arda soruyu en az 5 kere yineler.

Arda: Mama, babam beni hayvanat bahçesine götürecek. Sen de gel?
Mama: Tamam gelirim Arda'm.
Arda: Mama hayvanat bahçesinde sana 3 tane timsak göstercem. Ciciş yaparsın, seversin onları. Ciciş yap.
Mamam: Tamam Arda'm baba götürsün bizi gidelim.
Arda: Timsak markette olmaz. Hayvanat bahçesinde görebiliriz. Seni hayvanat bahçesine götürcem. 3 tane timsak göstercem.

1 Şubat 2011 Salı

Kar Yağdı...

Ankara'ya 2. kar yağdı. Sabah bir kalktım ki her yer bembeyaz olmuş. Camdan bağırıyorum: "Kaaar bekle beni geliyorum". Hava buz gibi. Hemen eldivenlerimi giyip bahçeye indik babamla. Tabii karın vazgeçilmezi kova ve küreğimi de yanıma aldım. Kar pastası yaptım :) Karlarda yuvarlandım. Çok seviyorum karı. İnşallah seneye kayak dersleri alabilirsem (yaşım itibariyle) çok mutlu olacağım. Çizmelerimi giyip kayak yapmaya çalışıyorum :D İçimde kaldı.